Dolar 32,4297
Euro 34,4575
Altın 2.489,12
BİST 9.679,80
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 23°C
Az Bulutlu
İstanbul
23°C
Az Bulutlu
Çar 21°C
Per 19°C
Cum 16°C
Cts 18°C

“Hiç kimsenin haddi değildir bir Spor Kulübünü terbiye etmek”

A+
A-
15.06.2015

Spor müsabakalarının değeridir taraftar. Eğer bir spor müsabakasında tribünler dolu ise o müsabakanın değeri de çok artmakta manevi olarak.

Sporcusundan başkanına, teknik adamdan malzemecisine taraftar önünde oynamak bir başka heyecandır. Haberci, hangi spor müsabakasına gitse öncelik tribün haberidir, taraftarların renkli görüntüleridir öncelik…

“O sevgi dolu kalpler sessizdir”
Bugün Türkiye’mizdeki spor müsabakalarında gelinen noktada taraftar yokluğu tat vermemektedir maçlara. Tribün yokluğu nedendir? Benim görüşlerim ve izlenimlerimi aktarıyorum sizlere: Sporda taraftarlar özgürdür. Sevdiği, tuttuğu ve taraftarı olduğu takımına sevgisini, aşkını haykırandır. İnsanlar birbirlerine aşık olurlar ama bir türlü “seni seviyorum” demeye cesaret edemezler. O sevgi dolu kalpler sessizdir, suskundur. Kalpler coşkundur, heyecandır, aşıktır ama suskundur. Bu suskunluğu tribünlerde göremezsiniz, orada daima coşku ve aşk yaşanır. O suskun olan kalpler binler, on binler olarak “seni seviyorum” diyerek haykırırlar. Seni seviyorum, sihirliden ötedir statlarda etkisi. Bu iki kelimenin.

“Taraftar olmak özeldir”
Bizim spor dünyamız amatör futbola hizmet etmektir. Bizim dünyamızın renklerinde ayırım yoktur. Her takım, her renk ve taraftarlar bizim için kutsaldır. Dün birinci ligde, profesyonel liglerde oynayan bu gün amatörde mücadele eden Feriköy, Beykoz, Vefa, Beyoğluspor, Küçükköy, Alibeyköy, Zeytinburnu, Taksim, Bakırköy ve diğerleri on binlere oynarken bu gün taraftar olarak binlerin altına düştüler ama taraftarları var. O taraftarlar takımlarına dün olduğu gibi bu günde aşkla bağlılar. Sevgilerini haykırmaktalar. Sevgileri ile yaşatmak istiyorlar takımlarını zamanın değirmeninde ezilmemeleri için. Taraftar olmak özeldir. Taraftar karşılık beklemez. O daima verir. Maddi olarak verir, manevi olarak verir daha olmadı canını bile verir renkleri için.

“Taraftar olmak suç mu?”
Hiç kimsenin haddi değildir bir spor kulübünü terbiye etmek. Federasyonların görevi, futbolu adil ve yasalara göre yönetmeleridir. Federasyonlar statlarda tedbir almalarını, düzeni sağlamakla görevlidirler. Taraftarların kulüp sevgilerini daha yukarılara taşıyacak düzeni sağlamalılar. Kimseleri ve kulüpleri kayırmayacaklar, zaten kimsenin iltimasa ihtiyacı yok. Spor yaşayanların hayatları sporcular ve statlar arasında geçmektedir. Müsabakalar için stada girdiğimizde eğer tribünlerde taraftar coşkusunu görürsek önce beden dilimiz rahatlamakta gülümsemekteyiz. Dün profesyonel ligde oynuyorlardı bu gün amatör liglerde oynamaktalar. Taraftarları her zaman yanlarında… Taraftar olmak suç mu? Spor kulüplerine yaklaşımlar “akıllı olsunlar” değil de biz federasyonlar olarak bu insanlara nasıl güzel hizmetler götürebiliriz mantığında olmalı.

Yazı: Orhan Budak

ETİKETLER:
YORUMLAR

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

error: İzinsiz kopyalanamaz!