Dolar 32,5560
Euro 34,8671
Altın 2.427,11
BİST 9.645,02
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 25°C
Hafif Yağmurlu
İstanbul
25°C
Hafif Yağmurlu
Çar 22°C
Per 20°C
Cum 19°C
Cts 17°C

“Futbol candır ama; insanları kandırma!”

A+
A-
12.10.2015

“Bu kulübün gerçek sahibi taraftardır!” Bu söz; yöneticiler tarafından söylendiğinde dünyanın en büyük yalanı, taraftarlar söylediğinde dünyanın en doğru sözüdür…

Başkanlar, yöneticiler, futbolcular birer şahıstır ve hepsi gelip geçicidir. Ama taraftar şahıs değildir, geçici asla değildir. Kulüpte düne dair kimse kalmasa bile bugün taraftar yine aynı yerindedir…

Şimdi gelelim benim asıl karın ağrıma… Ben, 21 yaşındayım ve aktif olarak 10 senedir tribünlerin içindeyim. Yaşanan sıkıntıları, zorlukları, cefaları da, sefaları da çok iyi bilirim. Bir öğrencinin, hafta sonu deplasmana gidebilmek için biriktirdiği bilet ve otobüs parasını… Bir babanın, oğlunun harçlığından, kendi yediğinden içtiğinden kesip forma alıp kulübe destek olmak için biriktirdiği parayı… Bir işsizin bile sevgilisine hediye alma bahanesiyle sağdan soldan borç isteyip bilet aldığı parayı…

Hepsine şahit oldum ve çoğunu da yaşadım. Ülkemizde futbol bu insanlar için çoğu şeyin üstündedir. Bazıları için inançlarının bile üstünde…

“Din, iman, töre Göz Göz Göztepe!”

Bazıları için sevgilisinin, hatta kendisinin bile üstünde.

– Aşkım Beşiktaş benden önemli mi?
+Tövbe de lan benden de önemli! –
Aşkım Fenerbahçe mi, ben mi?
+ Kendine hiç şans tanımıyorsun!

Ve bunun gibi daha niceleri!

Doğrularıyla, yanlışlarıyla herkes sevdiği, aşığı olduğu takımına bir şeyler verebilmenin ve kazandırabilmenin derdinde. Ama maalesef ülkemizde taraftarlar yasaklanıyor, kısıtlanıyor ve futboldan soğutuluyor. Örneğin deplasman yasakları… İnsanların futbol izleme haklarının çalınması. Sebep ise taraftar olayları… Özrü kabahatinden büyük bu olsa gerek…

Bu demek oluyor ki; “Ben saha içi ve saha dışı güvenliği sağlayabilecek güce sahip değilim” Ben bunu anlıyorum. Aklı, fikri olan herkeste bunu anlar. Olması gereken ise, saha içi ve saha dışı bütün önlemleri alıp herkesi güvenli bir şekilde gidecekleri yerlere göndermektir. Senin görevin budur. İnsanların haklarını çalmak değil! Bu işgüzarlıktır! Garibana futbol izlemenin yasak olduğu bu güzel ülkemde, garibanın en büyük rüyası ne yazık ki futboldur… Bu ülkede babalar çocuklarına kendi adından önce, tuttuğu takımın adını öğretir! Bu ülkede çocuklar arkadaşlarından önce tuttuğu takımın en yıldız futbolcusunu tanır! Yani diyeceğim odur ki; Özellikle Süper Lig takımlarının, “Sevdiğini sadece 90 dakika görebilmek için aç, susuz, parasız kilometrelerce gittiği yollarda taraftarlarına sahip çıkması gereklidir. Otobüslerini temin etmeli ve bilet fiyatlarında ya indirime gidilmeli ya da bir bölümünü kulüp ödemelidir. İnsanların futbol izleme özgürlüğünü kısıtlayan “yayın gelirleri”nden gelen paralar en azından bu kadar cefayı çekmeye razı olan taraftarlar için kullanılmalıdır…

Ve gelelim bu konuda en çok zorluk yaşayan semt takımlarının taraftarlarına… Çoğunluğu gençlerden ve öğrencilerden oluşan bu gruplar için deplasman adeta ızdıraptır…

Deplasman otobüslerinin paralarını kendi ceplerinden öderler… Eğer takım profesyonelse bilet paraları da cabası… En azından belediyelerin deplasman otobüslerini temin etmeleri katiyen gereklidir…

Deplasman yasaklarının kalkmasını neden özellikle savunduğumu söyleyeyim. Passolig diye birşey çıktı ve ne işe yarıyormuş bakalım; “PASSOLİG Kart, taraftarların sevdikleri ile birlikte “güven içinde” stadyumlara gidebilmelerini ve istedikleri karşılaşmayı “her türlü olumsuzluktan uzak”, huzurla izlemelerini sağlıyor!”

Bu Passolig Kart’ın kamuoyuna duyurduğu tanıtım açıklaması. Tırnak içine aldığım yerlere dikkat ediniz. Madem insanlara “güven içinde ve her türlü olumsuzluktan uzak” maç izleme olanağı sunuyorsunuz, deplasmanlar neden yasak? Özellikle derbilerin tadı tuzu taraftarlardır. Deplasman tribünlerinin boş olması, deplasman takımına hep dezavantaj sağlamıştır… Çünkü ateşleyici bir güç yoktur ve takımlar kimsesiz çocuklar gibidir… Buradan tüm yetkililere sesleniyorum; “Allah aşkına insanları futboldan soğutmayın!” Çünkü futbol bizim için çoğu konuda arabulucu bile olmuştur… Dargınları barıştırmıştır, kaynaşma ortamı sağlamıştır, yeni arkadaşlar vermiştir ve birçok şey…

Futbolda olan yasaklar, kısıtlamalar olmadan da futbol olur, ama taraftar olmadan futbol olmaz… Oluru varsa biz bu işi bırakalım! Ama inanın yok. Tüm rantçılara, menfaatçilere son sözüm; “Futbol candır ama, insanları kandırma!”

ETİKETLER:
YORUMLAR

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

error: İzinsiz kopyalanamaz!